Anayasa Mahkemesi’nden çarpıcı karar: Parti binasına asılan ‘Katil, hırsız AKP’ pankartı ifade özgürlüğü
GÜNDEM, 26 Mart 2020 18:48‘Düşünceler, şoke edici ve sert de olsa, herhangi bir engelle karşılaşmadan ifade edilebilmeli…’

Anayasa Mahkemesi, 2014’te, AKP’nin Edirne’de düzenlediği yerel seçim mitingi sırasında ÖDP binasına asılan ve kolluk güçleri tarafından zorla indirilen, “Katil, hırsız AKP” pankartının ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna karar verdi. Kararda, “katil” ifadesiyle güvenlik politikalarının, “hırsız” ifadesiyle yolsuzluk iddialarının eleştirildiği belirtilerek, “çok sert bile olsa kullanılan ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında olduğu” vurgulandı.
2014’te, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakan ve AKP Genel Başkanı olduğu dönemde, yerel seçim nedeniyle Edirne’de yapacağı miting öncesi, ÖDP binasına, “Katil, hırsız AKP” pankartı asıldı. Mahkeme, pankarta el koyma kararı verince binaya gelen kolluk güçleri, içeriye alınan pankarta el koydu ve pankartı vermek istemeyen partililere müdahale etti. 14 başvurucu, bu müdahalenin haksız olduğunu, müdahale sırasında kendilerine kötü muamelede bulunulduğunu belirterek Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Yüksek mahkeme, başvuruyla ilgili kararını açıkladı.
Kararda, başvurucuların asliye ceza mahkemesinde yargılandığı, sanıkların beraatine hükmedildiği ve pankarttaki ifadelerin tahrik edici olmadığına karar verildiği anımsatıldı. Anayasa Mahkemesi de pankartta iki sert ifadenin bulunduğuna dikkati çekti.
“Sert ifadeler”
Yüksek mahkeme, pankartta yer verilen “hırsız” ifadesiyle, iktidar partisinin yolsuzluklara bulaştığının ima edildiğini belirterek, şu noktalara işaret edildi: “Pankartta iktidarda bulunan AK Parti'ye yönelik değer yargısı niteliğinde iki sert ifadenin yer aldığı görülmektedir. Bunlardan 'hırsız' ifadesinin iktidar partisinin yolsuzluklara bulaştığını ima ettiği açıktır. Demokratik rejimlerde ülkenin sahip olduğu toplam refahın tüm topluma adil biçimde dağıtılıp dağıtılmadığı meselesi kamusal tartışmaların ilk sırasında yer almaktadır. Bireylerin veya grupların ekonomiyi düzenleyici mekanizmaların iyi işlemediğinden rant arama ve yolsuzluk iddialarına kadar bir dizi rahatsızlıklarını yüksek sesle dillendirmeleri, ayrıca hükûmetin hesap vermesini ve yönetimin olabildiğince saydam olmasını istemeleri ancak düşüncelerin herhangi bir engelle karşılaşmadan açıklanabildiği demokratik rejimlerde mümkündür.”
Mahkeme, “katil” ifadesi konusunda da PKK’nın neden olduğu şiddetin ve terör olaylarının sona erdirilmesinin gündemin en önemli sorunlarından biri olduğunu belirterek, “Bununla birlikte toplumun bazı kesimleri hükûmetin güvenlik eksenli terörle mücadele politikasını eleştirmekte, bilhassa sert güvenlik önlemlerine başvurulmasını tartışmaya açmaktadır. Güvenlik merkezli olmayan yöntemlerin benimsenmesini savunanlar, devletin ve doğal olarak iktidarı kullanan partinin terörle mücadelede meydana gelen ölümlerden sorumlu olduğunu ileri sürmektedir. Bu anlamda iktidardaki partiye katil denilmesi, güvenlik politikalarından duyulan memnuniyetsizliğin en sert biçimde ifade olarak anlaşılmalıdır” değerlendirmesinde bulundu.
Mahkeme, devletin terörle mücadele politikalarının eleştirilmesi ile terör örgütünün faaliyetlerinin desteklenmesi ve meşru gösterilmesi arasındaki ince çizginin her zaman gözetilmesi gerektiğini belirterek, somut olayda kullanılan ifadelerin PKK’nın terör eylemlerinin haklılığını ortaya koymak amacıyla sarf edildiğine dair veri bulunmadığını vurguladı.
“Öfke dili”
Kararda, şöyle denildi:
“Pankarttaki eleştirel düşünce açıklamasında öfke dili hakimdir. Başvurucuların uzunca bir süre devam eden şiddet sarmalının sona erdirilmesi için seslerini duyurmak ve ekonomik gelişmelerden hoşnutsuzluklarını ifade etmek için sadece yetkilileri değil aynı zamanda toplumu da sarsma amacı taşıdıkları kabul edilebilir.”
“Belli oranda incitebilir”
Pankartın bir siyasi parti binasına asıldığına ve partilere bu konuda tanınan demokratik alana dikkat çekilen kararda, olayın yaşandığı gün, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın miting yapacağı anımsatıldı. Kararda, şöyle devam edildi:
“Binlerce partilinin miting nedeniyle Edirne’ye geldiği, büyük bir kalabalığın toplandığı görülmektedir. Pankartta yer alan sözlerin AKP’ye gönül verenleri belirli bir oranda incitebileceği kabul edilebilir. Fakat ifade özgürlüğünün sadece toplumda kabul gören veya zararsız ya da ilgisiz kabul edilen bilgi ve fikirler için değil incitici, şoke edici ya da endişelendirici bilgi ve fikirler için de geçerli olduğu yinelenmelidir.”
“Tahrik etmedi”
Kararda, yetkililerin propaganda aracı olarak kabul edilebilecek siyasi partinin dış duvarına müdahale ederken daha titiz davranmaları gerektiğine işaret edildi. Pankarta kalabalığın tahrik olmaması, huzur ve sükunun bozulmaması için müdahale edildiğinin söylendiği anımsatılan kararda, “Somut olayda, pankart için el koyma kararı veren savcı ve mahkeme, pankartın neden kamu düzenini bozacak nitelikte olduğunu gösterebilmiş değildir. Başvurucuları yargılayan asliye ceza mahkemesi de miting alanının, pankartın asıldığı yere yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta olduğuna dikkati çekerek, toplantının huzur ve sükununu bozmaya yeterli olmadığına kanaat getirmiştir” denildi.
“Keyfi müdahale”
Kararda, şöyle devam edildi:
“Başvurucular, kamu görevlilerinin bazı varsayımlara dayanan keyfi müdahalesi ile karşı karşıya kalmışlardır. İktidardaki siyasi partinin terörle mücadele politikalarını eleştiren görüş ve düşünceler ne kadar ağır olursa olsun bunlardan dolayı kişilere yaptırım uygulanmamalıdır. Pankarttaki ifadeler son derece sert olsa da kamuoyunu yakından ilgilendiren bir konuda mevcut toplumsal tartışmalara yönelik ifadelerdir.”
“Kötü muamelede bulundular”
Kararda, pankartı indirmek için binaya gelen kolluk güçlerinin içeridekilere karşı kötü muamele yasağına aykırı eylemlerde bulunduklarının da tespit edildiği kaydedildi. Mahkeme, 14 başvurucudan 13’üne karşı kötü muamelede bulunulduğunu tespit etti.
Yüksek mahkeme, 13 kişinin ifade özgürlüğünün ihlal edildiğini, ayrıca bu kişilere karşı kötü muamele yasağına aykırı davranıldığını karar altına aldı.
6 karşı oy: Partilerin de şeref ve itibarı korunmalı
9 üyenin oyuyla alınan karara, Serdar Özgüldür, Burhan Üstün, Muammer Topal, Rıdvan Güleç, Recai Akyel ve Selahattin Menteş muhalif kaldı.
Karşı oy kullanan üyeler, olayda kamu düzeninin tehlikeye düşme olasılığının yüksek olduğunu savundu. “Katil” ve “hırsız” ifadelerinin soyut bir değer yargısı olmadığını, “tahkir” ve “tezyif” niteliğinde olduğunu belirten üyeler, siyasi partilerin de şeref ve itibar haklarının korunması gerektiğini belirtti.
GÜNDEM, 26 Mart 2020 18:48
Yorumlar (0)

Miniklere Büyük Ders: “Birlikte Daha Güçlüyüz” Raflarda!

GAZETECİ İMRAN ÜNAL KİMDİR ?

Genel af olmadan DEM, Türkiye Partisi olabilir mi?

Kürtçe ezgilerle kültür köprüsü kuran müzik grubu: Nas'ın hikâyesi, amacı ve yarına mirası

SKY HABER TV GENEL SEKRETERLİĞİNDEN BASIN AÇIKLAMASI

“Gönül Dağı Nefesi” Yaza Merhaba Konseri İçin Geri Sayım Başladı

Figen Kaya’nın Sunumuyla Mustafa Ortaç’a Saygı Gecesi

KALSİAD’dan İş Dünyasına Net Mesaj: Gösteri Değil, Üretim Zamanı

GERİDE DUA ORDUSU BIRAKTILAR BİR ZAMANLAR DİYARBEKİR BEYEFENDİLERİ

ATO’daki Ödül Töreninde Sabiha Karaosman Fark Yarattı

İZENERJİ’de Yetki Krizi: Toplu Sözleşme Görüşmeleri Masada Kaldı

Cengiz Kurtoğlu, ARKON’un Eğitim Projesi İçin Bursa’da Sahne Alacak

Tarım ve Orman Bakanı Ordu’ya geliyor

Girişimcilikte 15 Yıllık Başarı Hikayesi: İbrahim İpek ve İpekyolu Grup

Ahmet Büyükgümüş Diyarbakır’a Geliyor

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB'den 1 Mayıs Kararı: Kadıköy Meydanı'nda Kutlanacak

Ziraat Türkiye Kupası Finali İçin Yeni Stadyum Arayışı!

ROK’tan İki Gazeteciye Suç Duyurusu: “Evleri Basılsın, Dijital Cihazlarına El Konulsun”

CHP Lideri Özgür Özel'den Danıştay Ziyareti: "İmamoğlu'nun Diploması Gündeme Gelmedi"

Sevgi Demir Coşkun, iddiaları reddederken, “Polatlı halkı gerçeği biliyor” dedi

Cemal Peker’den Uluslararası Başarı

Türk Dünyası'nda dağılma tehlikesi: Uzmanlar endişeli

METROTÜRK TV’DEN MUHTEŞEM AÇILIŞ

Kocagöz’den 23 Nisan’da çocuklara en güzel hediye: Nutuk

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden 23 Nisan’a özel coşku dolu program

“Bu Nasıl Kardeşlik, Bu Nasıl Türklük?”

SASAD’DAN GAZİANTEP’DE UNUTULMAZ SANAT GECESİ

OF ÇAYKARA DERNEĞİ 50. YILINDA GÖRKEMLİ BİR GECEYE İMZA ATTI

MSB'den Yunanistan'ın Deniz Planlamasına Eleştiri

6 gündür kayıp olan 7 yaşındaki Cumali Timi'nin cansız bedeni bulundu

34 Yıl Kesinleşmiş Hapis Cezası ile Aranan Şahıs Konyaaltı İlçesinde Kovalamaca Sonucu Yakalandı

Dini İnaç ve Duyguların Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Yapan 3 Şüpheli Tutuklandı

Tekirdağ’da Çocuklara Teorik ve Uygulamalı Trafik Eğitimi Verildi

“NARKOKAPAN-ANKARA” Operasyonu Kapsamında 525 Torbacı Gözaltına Alındı

17 İlde DEAŞ Terör Örgütüne Yönelik Operasyon Düzenlendi

10 İl Merkezli "Siber Suç ve Suçlulara" Yönelik Operasyon Düzenlendi

Sakiler'den muhteşem konser

Güçlü Türkiye Partisi’nden Büyük Hamle: Muharrem Gözkaya A Takımını Açıkladı!

DEM'Lİ BELEDİYELERDE "EKSİK MAAŞ " İNFİALI
